Flaman Adalet Bakanı Zuhal Demir, konuya ilişkin “nefret söylemi ve ayrımcılık” gerekçesiyle cami yönetimi hakkında federal polise suç duyurusunda bulundu ve Belçika’daki tüm Diyanet camilerinin ruhsatının iptalini istedi. Belçika’da toplam 12 Diyanet’e bağlı cami bulunuyor.
“Günümüzde sadece erkeklerin erkeklerle cinsel ilişkisi yok, aynı zamanda kadınların kadınlarla, erkeklerin erkeklerle ve daha fazla insanla, gruplar halinde, hatta hayvanlarla bile ilişkileri var. Böyle bir sapkınlık var, ama biz tepki vermiyoruz. Onlar bize bu sapkınlığı dayatıyor ve biz tepki vermiyoruz. LGBTQI topluluğundan insanlara çok fazla hak verildi. Onlar hasta değil, sapkınlar. Bu bir hastalık değil, bir sapkınlıktır.”
Belçika’daki Diyanet Camii Tessenderlo, tanınma hakkını almak için daha önce bakanlığa başvuruda bulunmuştu. Ancak, Flaman Bölge Hükümeti İçişleri Bakanı Gwendolyn Rutten, cami imamının eşcinsel sapkınlık karşıtı içerikli vaazı nedeniyle bu başvuruyu reddetme kararı aldığını duyurdu.
İmam verdiği vaazda, “Avrupa İslam’ı” kavramını haklı olarak eleştirerek, “İslam değişmedi ve değişmeyecek. İslam evrenseldir. Avrupa İslam’ı diye bir şey yoktur” ifadelerini de vaazlarında ifade ediyor.
Flaman İçişleri Bakanı Gwendolyn Rutten, görüntüler üzerine Tessenderlo camisi hakkında soruşturma başlattı.
Rutten, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, “LGTBQI+ topluluğuna karşı nefreti teşvik etmek kabul edilemez ve cezalandırılır” dedi.
Belçika Diyanet Vakfı, iddialara ilişkin henüz bir açıklama yapmadı.
İmam Emre Özdemir ise suçlamalar hakkında bilgi sahibi olmadığını belirterek, “Hangi vaazım hakkında suçlandığım konusunda bilgim yok. Şu ana kadar suçlamalarla ilgili resmi bir makama ifade vermedim. Vaazlarımda kin ve nefret sözlerinden uzak duruyorum. Suçlandığım gerekçeleri öğrendiğimde gerekli açıklamaları yapacağım” dedi.
Diyanet Camii’si ile ilgili yaşanan bu gelişme ülkede dini topluluklar ve inanç özgürlüğü konusundaki tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı.